Elâzığ’da 24 Ocak 2020 yılında yaşanan deprem ile 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş depremlerinde evleri hasar gören depremzedeler konteynerkentlere yerleştirilmişti. Özellikle kiracı olan depremzedeler beş yıl boyunca konteyner kentlerde ikamet ederken şimdi sokakta kalmakla karşı karşıya.
Evrensel’den Hasret Zan ve Özkan Zülfikar’ın haberine göre, maddi zorluklar yaşadıkları için konteynerlerden çıkmak istemeyen depremzedeler, “Bizi buradan çıkarmak istiyorlar ama gidecek bir yerimiz yok” diyerek konteynerlerden çıkmaları yönünde baskı yapıldığını belirtti. Ekonomik kriz ve işsizlikten kaynaklı maddi sıkıtılar yaşadıklarını belirten depremzedeler, kalıcı çözüm talebinde bulundu.
Konteynerkentin kurulduğu alanın Kara Kuvvetleri Komutanlığına ait olduğunu ancak AFAD’a hibe edildiği belirten depremzedeler, boşaltılması planlanan konteynerlere açık cezaevindeki mahpuslar yerleştiriliyor. Görüştüğümüz depremzedeler, gönüllü olarak çıkmaları yönünde AFAD’ın baskı yaptığını, hazırlanan belgelere imza atmaları halinde kira yardımında bulunulacağının vadedildiğini söyledi.
"Konteynerlerden çıkamayanlar mahpuslarla bir arada"
Birçok aile kiralık ev bularak konteynerleri boşaltırken, kiraya çıkamayan, barınacak bir yeri olmayıp konteynerlerde kalan aileler ise mahpuslarla iç içe yaşıyor.
Mahpusların alanına tel örgü çekildiğini ve tel örgü çekmek için sokak ortalarına direk dikildiğini aktaran bir depremzede, “Çıkarmaya çıkaracaklar bizi. Ama kırıp dökmeden yapsınlar. Evimiz olsa 20 metre kare alanda neden yaşamak isteyelim? Başka çaremiz yok da ondan çıkmak istemiyoruz” diyerek barınacak yer talebinde bulundu.
Aynı depremzede, “Oğlum burada doğdu. Beş yıldır bir ev ortamı görmedi. Başka bir eve misafirliğe gidiyoruz. Çocuk kapı zilini keşfetti. Elini zile basılı tutarak ‘Baba bu ne?’ diye soruyor bana” diyerek kendisinin de başka bir eve çıkmak istediğini ancak şartlarının uygun olmadığını kaydetti.
"Ev kiraları pahalı. İş, güç yok"
Depremzedeler, “ev kiraları pahalı. İş, güç yok. Mesela burada oturan bir emekli teyzemiz var. 8 bin lira maaş alıyor. Kira da 8 bin lira. Ne yapacak bu insan? Nasıl yaşayacak? Devlet de destek vermiyor. Allah razı olsun beş yıldır bizi idare ediyorlar ama hayat şartları da uymuyor bize. ‘Bir an önce çıkın’ diyorlar. ‘Elektriğinizi, suyunuzu keseriz’ diyorlar. Burayı cezaevi kompleksine çevirecekler” dedi.
2020 depreminden beri konteynerlerde yaşadığını belirten Pınar Güler, “Şimdi çıkarıyorlar ama ev bulamıyorum. Bulduğum evler yaşanacak gibi değil. Normal olanlar da çok pahalı. Gelirim yok. Ne yapacağımı bilmiyorum. İki çocuğumla ortada kaldım. Eşim de yok. Herkes bir olmuş bizi çıkarmak istiyorlar. Gücümüz yok. Ev tutamıyoruz” ifadelerini kullandı.
Bugün itibarıyla konteyner kentten ayrılan bir depremzede imzaladığı kontratı göstererek, “İsmim görünmeden fotoğrafını çekin yayınlayın. Emekliyim, 14 bin lira maaşım var. Kiram 7 bin lira. Pazara gidiyorum. Canımın istediği meyveyi alamıyorum. Ne yapayım mecbur çıktım” diye anlattı.