Türk siyasetinde son günlerde dikkat çeken gelişmeler yaşanıyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında yaptığı “Üç arkadaşımı alır İmralı’ya giderim, gocunmam” çıkışı, TBMM’de kurulan “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu”nun yarın gerçekleştireceği kritik oylama öncesinde yeni bir tartışma başlattı. Komisyonun Abdullah Öcalan ile görüşmek üzere İmralı’ya gitmesi olasılığı, AK Parti, MHP ve DEM Parti’nin tutumları nedeniyle güçlü bir ihtimal olarak değerlendiriliyor.
Bu süreç devam ederken Türkiye Komünist Partisi yazılı bir açıklama yayımlayarak hem komisyona hem de iktidar blokuna tepki gösterdi. Açıklamada, Bahçeli’nin Öcalan ile görüşme yönündeki çıkışının eleştirildiği, önemli olanın “kiminle görüşüldüğü değil, ne konuşulduğu” olduğu vurgulandı. PKK’nın ideolojik kökenine yapılan atıfla, sürecin Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ilkelerini hedef aldığı savunuldu.
TKP, AK Parti ve MHP’ye yönelik eleştirilerinde sert ifadeler kullanırken, “Barış ve kardeşliğin yolu sizin aşındırdığınız kapılardan geçmiyor” diyerek yeni sürecin Türkiye’yi felakete sürükleyeceğini ileri sürdü. Aynı açıklamada, iktidarın ABD, İngiltere ve İsrail’in bölgesel politikaları doğrultusunda hareket ettiğini öne süren parti, komisyonun bugüne kadar kamuoyu nezdinde karşılık bulamadığını da dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bahçeli’nin taleplerine temkinli yaklaşması da açıklamada dikkat çekilen unsur oldu. TKP, Erdoğan’ın süreci sürdürmekte kararsız olduğunu, toplumda karşılık bulmayan bu girişimi zamana yaymaya çalıştığını ileri sürdü. Açıklamada muhalefet partilerinin tutumlarına da yer verilirken CHP’nin usule yönelik eleştirilere ağırlık verdiği, DEM Parti’nin ise sürece dahil aktörlerin öncelikleri arasında sıkıştığı ifade edildi.
TKP, açıklamasının devamında sürecin Türkiye’nin bağımsızlığına, laikliğine ve Cumhuriyet’in kazanımlarına tehdit oluşturduğunu iddia ederek, “Nereye giderseniz gidin, bu memleketin başına sardığınız sorunlarla birlikte gidin ve bir daha dönmeyin” ifadelerini kullanarak iktidarı hedef aldı.
Siyasetteki yeni tartışmaların önümüzdeki günlerde daha da alevlenmesi beklenirken, komisyonun yarın gerçekleştireceği oylama hem Meclis gündemini hem de kamuoyu tartışmalarını şekillendirecek nitelikte görülüyor.
