ATV'nin sevilen programı Esra Erol'da, hız kesmeden devam ediyor. Hafta içi her gün saat 16.00'da ekranlara gelen programda, ailevi sorunlar masaya yatırılıyor, kayıp kişiler bulunuyor, küsler barıştırılıyor. Seyircilerin favorisi Esra Erol'da, 30 Ekim bölümünde neler oldu?
Olay, Barış İlgin’in “Esra Erol’da” programına başvurmasıyla gündeme çıkmıştı. Canlı yayında yaptığı açıklamalarda, eşinin kendisini “kaçırıldım” diyerek kandırdığını öne sürmüş ve uzun süredir bu yolla kendisinden maddi talepte bulunduğunu anlatmıştı.
İddialara göre Derya İlgin, bu bahaneyle defalarca kez eşinden para istemiş ve “beş ev parasına denk gelen” yüksek bir meblağı almıştı. Bu açıklamalar, hem stüdyoda hem de ekran başındaki izleyicilerde büyük şaşkınlık yaratmıştı. Esra Erol’un araya girmesiyle olayın boyutları giderek büyümüş ve aile anlaşmazlığı olarak başlayan mesele, kamuoyunda ciddi bir tartışma konusu hâline gelmişti.
Program ekibi, paylaşılan belgeleri ve tanık ifadelerini incelemeye almış ve olayın perde arkasını ortaya çıkarmaya çalışmıştı. Olayın detayları hâlâ araştırılmaya devam ediyordu. Programda dile getirilen iddialar yalnızca maddi dolandırıcılıkla sınırlı kalmadı. Barış İlgin, eşinin yasaklı madde kullanımı ve dolandırıcılık faaliyetlerine karıştığını da iddia etti.
Bu suçlamalar, olayın bir aile anlaşmazlığı boyutundan çıkıp, kamuoyunu ilgilendiren ciddi bir iddia haline dönüşmesine neden oldu. Esra Erol ekibi, programda paylaşılan belgeleri ve tanık ifadelerini değerlendirerek olayın perde arkasını araştırmaya başladı. Barış İlgin’in, “Eşim beni defalarca kandırdı. Kaçırıldığını söyleyip para istedi, toplamda beş ev parasına denk gelen bir meblağ aldı.” sözleri stüdyoda büyük gerilim yarattı.
Bu sözlerin ardından izleyicilerden de yoğun tepkiler geldi. Esra Erol, duruma müdahale ederek iddiaların titizlikle inceleneceğini ve doğruluk payının araştırılacağını belirtti.
Barış İlgin’in açıklamalarına göre, Derya İlgin’in maddi çıkar sağlamak amacıyla farklı kişilerle iletişim kurduğu ve yasaklı madde kullandığı iddia edildi. Bu durum, olayın sadece bir “evlilik krizi” değil, aynı zamanda “adli nitelikli bir vaka” olarak değerlendirilebileceği yorumlarını beraberinde getirdi. Henüz resmi bir soruşturma başlatıldığına dair bilgi bulunmuyor; ancak programda paylaşılan belgeler ve tanık ifadeleri sosyal medyada geniş yankı buldu.
Ayşe Kara, 1999 yılında Afyonkarahisar’ın Yenice köyünde dünyaya gelmiş ve 2 çocuğunu evlatlık veren annesini bulmak amacıyla Esra Erol’un programına başvurmuştu. 10 gün önce evlatlık olduğunu öğrenen Ayşe, kendisine onu evlatlık alan ailenin annesinin Yalova depreminde hayatını kaybettiğinin söylendiğini ifade etmiş ve gerçek anne babasını aradığını belirtmişti.
Ayşe Kara, kendisi ve abisi hakkında sadece 1999 yılında evlatlık veren anneannesi Satı ile dedesi Ali’nin isimlerini bildiğini ve biyolojik ailesi hakkında başka hiçbir bilgiye sahip olmadığını anlatmıştı. Annesinin elini öpmek istediğini söyleyen Ayşe, Esra Erol’dan yardım talep etmişti. Ayşe’yi büyüten ve evlatlık olarak alan Muzaffer Bey ise canlı yayına bağlanarak, Ayşe ve abisi Ahmet’in dedesinin kendilerine “Bu çocukların babası vefat etti, ortada kaldılar. Ben kızımı eve götüreceğim, bunları eve götüremem” dediğini ve bu nedenle çocukları kendisine verdiklerini ifade etmişti. Muzaffer Bey, “Benim de çocuğum yoktu, kıyamadım onlara” sözleriyle yaşananları aktarmıştı.
Eyüp Barış, 15 yıllık eşi Yağmur Koca’nın kendisini ve iki küçük çocuğunu terk ederek aile evine döndüğünü ifade etti. Eşinin kayınvalidesiyle birlikte yaşamak istemediğini, sürekli ayrı bir eve çıkmak istediğini, ayrı eve çıkamayınca da kendisini terk ettiğini söyledi. “Benim bir tek annem var, ben de annemden ayrılmak istemedim” ifadelerini kullanan Eyüp Barış, geçim sıkıntısını göze alıp ayrı eve çıkmak istemediğini, ayrıca annesinin çocuklarına baktığını ve onu bırakmak istemediğini belirtti. Eyüp Barış, eşinin ev işlerinde çok paspal ve düzensiz olduğunu söyleyerek, “Evin bütün temizliğini, yemeğini, düzenini annem idare ediyordu, eşim bir de annemi beğenmiyordu” dedi. Program sürecinde annesinin de eşinin temizlik ve ev düzeninden memnun olmadığını, bu nedenle evde sürekli tartışmalar çıktığını aktardı. Eyüp Barış, eşinin 15 yıldır ayrı eve çıkmayı istediğini ancak kendisinin ona güvenmediği için ayrı eve çıkmadığını ve annesini bırakmak istemediğini de sözlerine ekledi.
