Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski hukuk danışmanı ve hukuk profesörü İzzet Özgenç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tamamlanan ve 105'i tutuklu 402 kişiyi kapsayan İBB yolsuzluk iddianamesi hakkında bir açıklama yaptı. Özgenç, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, iddianamenin içeriğine ve kendi isminin iddianamede yer almasına ilişkin eleştirilerini dile getirdi.

Prof. Dr. İzzet Özgenç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 11 Kasım 2025 tarihli iddianamesinin hukuki niteliğini sorguladı. Özgenç, iddianamede "sapla samanı birbirine karıştırıldığı" değerlendirmesinde bulundu.

Kendi isminin iddianamede yer almasına tepki gösteren Özgenç, durumu şu şekilde açıkladı: "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hukuk dışı tasarruflarıyla ilgili olarak hukukçu hassasiyetiyle bulunduğum uyarılara tepki olarak, söz konusu iddianamede, gerçeklikle ve suçlama konusu olaylarla hiçbir ilgisi olmadığı halde, ismime de yer verilmiştir (sh. 263, 3402)."

Özgenç, bu durum nedeniyle söz konusu iddianameyi "Buğuz İddianamesi" olarak nitelendirmenin yanlış olmayacağını belirtti.

Açıklamasının devamında ise, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın acele ettiğini ve kendi adını Filistin halkına yönelik saldırıları eleştirmesi nedeniyle İsrail Başbakanı Netanyahu hakkındaki bir iddianameye dahil etmesi gerektiğini ima eden ironik bir ifade kullandı.

Arif Kocabıyık, Furkan Bölükbaşı’nın tutuklanması sebebiyle lokma dağıttı
Arif Kocabıyık, Furkan Bölükbaşı’nın tutuklanması sebebiyle lokma dağıttı
İçeriği Görüntüle

Özgenç'in sosyal medya paylaşımı şu şekilde:

"BUĞUZ İDDİANAMESİ üzerine, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesindeki iş ve işlemlerle ilgili olarak düzenlediği 11.11.2025 tarihli iddianamede sapla samanı birbirine karıştırmıştır.

Anlaşılan o ki, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hukuk dışı tasarruflarıyla ilgili olarak hukukçu hassasiyetiyle bulunduğum uyarılara tepki olarak, söz konusu iddianamede, gerçeklikle ve suçlama konusu olaylarla hiçbir ilgisi olmadığı halde, ismime de yer verilmiştir (sh. 263, 3402).
Bu nedenle söz konusu iddianameyi bir BUĞUZ İDDİANAMESİ olarak nitelendirmek yanlış olmaz.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı acele etmiş. Benim adımı Netanyahu hakkında düzenleyeceği iddianameye dâhil edecekti. Zira 7 Ekim 2023 tarihli saldırı ile Filistin halkına yeniden felaket yaşatanları eleştiren biriyim!"

Kaynak: Haber Merkezi