Dursun ERKILIÇ

2010 yılında kurulan Türk İnternet Medya ve Bilişim Federasyonu (İMEF), internet, medya ve bilişim alanlarında yürüttüğü çalışmalarıyla dikkat çekiyor. Federasyon, bugüne kadar çocukların, gençlerin internet üzerindeki tehlikelerden korunması amacıyla birçok eğitim programı düzenledi ve önemli projelere imza attı.

Son dönemde Türkiye’nin gündeminden düşmeyen siber suçlar, internet üzerinden özellikle çocuklara yönelik tehdit ve tehlikeler konusu, İMEF’in çalışmalarıyla yıllardır gündeme getiriliyordu.

Konuyu işin uzmanına sorduk. İnternet Medya ve Bilişim Federasyonu (İMEF) ile Türk İnternet Medya Birliği (TİMBİR) Başkanı Dr. Süleyman Basa, gerçekleştirilen proje ve etkinlikleri elipshaber.com’a anlattı. Sorularımız ve Dr. Süleyman Basa’nın yanıtları şöyle.

İnsan saçından 200 kat daha ince spagetti üretildi İnsan saçından 200 kat daha ince spagetti üretildi

İnterneti doğru kullanmak gerekiyor…

- Başkanım, Türk İnternet Medya ve Bilişim Federasyonu olarak bugüne kadar yaptığınız çalışmalardan bahsedebilir misiniz?

Federasyon olarak 2010 yılında kurulduğumuz günden bugüne hem internet hem medya hem de bilişim alanında birçok çalışma yaptık. Türk İnternet Medya Birliği’nin kurucu federasyonu da biziz. Yıllarca gençlerin internette karşı karşıya kaldığı tehlikeleri anlatmaya çalıştık. İnternet, aslında dünyanın en yararlı işlerinden biri, ancak onu doğru kullanmak gerekiyor. Çalışmalara bu bilinçle 13 yıl önce başladık, gençlerin internet bağımlılığı ile ilgili eğitimler verdik ve şu ana kadar 500'e yakın okula gittik.

- Bu süreçte hangi kurumlarla iş birliği yaptınız?

Hem İçişleri Bakanlığı hem Gençlik ve Spor Bakanlığı hem de Aile Bakanlığı ile ortak projeler yaptık. Projemizin adı “Farkında mısın?” idi. “İnternetteki tehlikelerin farkında mısın?” şeklinde sorular sorarak gençleri bilinçlendirmeye çalıştık. Birçok kişi, neden bu tehlikeleri anlattığımızı soruyor. Çünkü onlar sadece internetin yararlı yönlerini biliyorlar; biz ise zararlı yönlerine dikkat çekiyoruz.

Ürküten tablo: Bağımlılık yüzde 30

- Gençlerin internet bağımlılığı konusunda nasıl bir tablo var?

Bugün genç çocukların yüzde 30’u interneti bağımlılık derecesinde kullanıyor, sosyal medyayı düzgün kullanamıyor ve bu durum onları ailelerinden koparıyor. Ayrıca, sosyal medya üzerinde iyi niyetli insanlar olduğu kadar kötü niyetli kişiler de var. Uyuşturucunun yüzde 95'i artık sosyal medya üzerinden pazarlanıyor. Eskiden okul önlerinde simitçi kılığında uyuşturucu satıcıları varken, şimdi internet üzerinden çocuklarımızı avlayan kişiler var maalesef.

- Bu konuda ebeveynlere ne gibi sorumluluklar düşüyor?

Anne ve babalara çok büyük sorumluluklar düşüyor. Çocuklarımızın dijital güvenliğine dikkat etmeliyiz. Çocuklarımızın sosyal medyada kimlerle konuştuğunu kontrol etmemiz gerekiyor çünkü sokakta kiminle arkadaş olduklarını biliriz ama internette kimlerle muhatap olduklarını bilemeyiz. Tehlike sokakta değil evimizde, dijital mecralarda. Bu bakımdan bağımlı çocuk yoktur, ilgisiz anne baba vardır.

Siber zorbalıklı ilgili araştırma sonuçları

- İnternet bağımlılığıyla ilgili Ankara’da yapılan araştırmadan bahseder misiniz?

Ankara GATA Bağımlılık Merkezi ile bir araştırma yaptık. Ankara’da 10 gençlik merkezinde bin gençle görüşerek yaptığımız çalışmada, gençlerin yüzde 17’sinin siber zorbalığa uğradığı ve yüzde 10’unun siber zorba olduğu ortaya çıktı. Bu sonuçlar, internet bağımlılığı ve siber zorbalık konusunun ne kadar ciddi bir sorun olduğunu gösteriyor.

- TikTok’un Türkiye’de yasaklanması gerektiğini düşünüyor musunuz?

Evet, TikTok’un Türkiye’de yasaklanması gerektiğini düşünüyorum. Avrupa’da resmi kurumlarda yasak, Amerika da bunu düşünüyor. Biz de hemen yasaklamalıyız çünkü gençlerimizin yüzde 30’u sabah kalktığında daha yüzünü yıkamadan internete giriyor.

Bir de internet üzerinden para kazanma konusu var. İnternetten para kazanmak sanıldığı kadar kolay değil, ünlü olanlar milyonda bir.

- Gençlere internet ve sosyal medya kullanımı konusunda ne gibi tavsiyeleriniz var?

Gençlere sosyal medyada tanımadıkları kişileri arkadaş olarak eklememelerini tavsiye ediyoruz. Aileleri ve tanıdıkları ile sınırlı kalmaları en iyisi. Ayrıca, sosyal medyada paylaştıkları her şeyin ileride iş bulmalarında sorun yaratabileceğini anlatıyoruz. Artık işverenler CV'lere değil, sosyal medya profillerine bakıyor. Gençlere bu konuda daha dikkatli olmalarını öneriyoruz çünkü internet üzerindeki geçmişlerine erişilebiliyor ve yapılan hatalar silinse bile bir yerlerde kayıtlı kalıyor.

Muhabir: Dursun Erkılıç