Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, "Biz ana muhalefet partisine yakışanın barış mücadelesinin ön saflarında yer almak olduğunu düşünüyoruz" dedi.

Doğan, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının arasında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

"Merkez Yürütüme Kurulu tartışmalarımız sürüyor" diyen Doğan, "Bu süre zarfını başka bir şekilde değerlendirmek isteyenler olmuş. Hemen buradan bir algı yaratmak isteneler olmuş. 'DEM Parti sessizliğe büründü' diye başlık atanlara buradan önce seslenmek istiyorum" dedi.

DEM Parti, İmralı’ya gidecek vekili açıkladı
DEM Parti, İmralı’ya gidecek vekili açıkladı
İçeriği Görüntüle

Sözcü gazetesine seslenen Doğan, "Sessizliğe bürünmedik. Biz buradayız. Her zaman olduğu gibi olduça gür bir sesle karşınızdayız. Bunu yapmak isteyenlerin maksadını gayet iyi biliyoruz. Bizim sesimizi duyurmama, çabasını, ısrarını ve bu ısrarın arkasında yatan aklı da biliyoruz. Tanıyoruz. Şimdi yayında mısınız bilmiyoruz tabi. Arkadaşlarımız kontrol etsinler. Sesimizi duyurmak için bu kadar hevesliyseniz. Umarım şimdi yayındasınızdır" diye konuştu.

Sürece ilişkin değerlendirmelerde bulunan Doğan, daha sonra şunları söyledi:

"Komisyon İmralı'ya gitsin mi? Yanıtı belli. Bu bir sorun ya da sorun olmamalı. Bu durumda biz siyasi partilere düşen nedir? Aklımızı doğru kullanmak. Siyasi aklı doğru zamanda doğru yerde söz konusu momenti kaçırmadan kullanmak ne kadar önemliyse vicdanımızı da dinlemek o kadar önemli. Yalanlara inanmayacak kadar çok hakikat gördük. Hiç kimse artık başka gerekçelere sığınmamalı.

Herkes artık aklını ve vicdanını dikkate alıp karar almalı. Hiçbir parti kendini bu süreçten muaf tutamaz, tutmamalı. Hepimizi ilgilendiren bir sorun. O yüzden doğru ve gerekli olan Sayın Öcalan görüşmek ve buna dair hiçbir endişeye ve komplekse kapılmamaktır.

Biz tüm siyasi partilerin bu demokratik olgunluğu gösterebilmelerini bekliyoruz. Nasıl ki komisyon böyle bir temsiliyetle oluştuysa bu komisyon yarın yapacağı tartışma böyle bir temsiliyetle ve olumlu bir şekilde nihayetlenmeli. Gerekliliği yerine getirmekten kaçınmamak gerekir. Neden Öcalan ile görüşmek önemli? Defaatle yanıt verdik. Bir daha verelim. Herkes şunun farkında olmalı. Öcalan bir savaşı bitiriyor. Silahların tümden devredışı kaldığı, söze alanın açıldığı, demokratik siyaset alanının genişleyeceği bir gelecek inşaasından bahsediyor. Bu bir stratejik yaklaşım. Bununla ilgili yıllardır kararlılık gösteriyor. Yani Öcalan diyor ki 'savaşla parçalanmış hayatlarımızı onaralım. Yeniden birlikte yaşar hale gelelim. Bunların tamamını yeniden tanımlayalım. Eşit kardeşlik hukukumuzu gülendirelim.' Zamanı artık barışa kurmalıyız.

CHP’ye İmralı ziyareti çağrısı

Şu dakikalarda ana muhalefet partiside toplantı halinde. Buradan açıkça DEM Parti olarak kendilerine seslenmek istiyoruz. Biz ana muhalefet partisine yakışanın barış mücadelesinin ön saflarında yer almak olduğunu düşünüyoruz. Çünkü kendilerine yakışan da yaraşan da bu. Aksi takdirde Öcalan'ın siyasal muhataplığını inkar etmek üzerinden kurulan kurulmaya çalışılan her cümle siyasetsizlik olarak algılanır. Çözümsüzlük, barış korkusu olarak algılanır.

Demirtaş ve Yüksekdağ tepkisi

Zaman zaman Adalet Bakanı Sayın Yılmaz Tunç açıklamalar yapıyor, sağ olsun. Ancak işlenen suça seyirci kalıyor. Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ neden serbest bırakılmıyor? AİHM kararları neden uygulanmıyor? Bu kararların bağlayıcılığı var. Mahkemenin takdirine bırakılacak bir durum değil bu. Böylelikle bir suç işleniyor. Buna nasıl seyirci kalınıyor? Adalet ve hakkaniyet için buradan başlayalım. Zaten 9 yıldır haksız bir şekilde tutuluyorlar. Suç işlendiğine dair şüphe dahi yok."

Kaynak: Haber Merkezi