Ankara 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Veyselgarani İsmailoğlu’nun, Manavgat’ta alkollü bir motosiklet sürücüsüne çarpması sonucu ölümüne neden olduğu gerekçesiyle tutuklandığı ortaya çıktı.
2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 88. Maddesi, ağır ceza mahkemesi başkanlarının suçüstü hâlleri dışında yakalanamayacağını, konut ve üzerlerinin aranamayacağını düzenliyor. Ancak İsmailoğlu’nun taksirli bir suç olarak değerlendirilen trafik kazası nedeniyle tutuklanması tartışma konusu oldu.
Kanuna göre 1. sınıf hakim ve savcılar hakkında soruşturma ve kovuşturma yetkisi, görev yaptıkları yerin bağlı bulunduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu il Cumhuriyet başsavcılığı ve aynı yerin ağır ceza mahkemesine ait. Buna rağmen İsmailoğlu’nun Manavgat Savcılığı tarafından tutuklanması dikkat çekti ve hukuki soru işaretleri oluşturdu.
Olay, hakim ve savcıların hukuki dokunulmazlık kapsamı ile yetki alanları konusundaki tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
T24’ün edindiği bilgiye göre; Ankara 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi başkanı Veyselgarani İsmailoğlu, Manavgat’ta aracıyla sağ şeritte ilerlerken emniyet şeridinden hızla gelen bir motosikletliyle çarpıştı. 170 promil alkollü olduğu öğrenilen sürücü kaza sonucu hayatını kaybetti. Kazanın ardından gözaltına alınan İsmailoğlu, ilk raporda tali kusurlu olduğu anlaşılmasına karşın tutuklandı.
Asliye cezalık bir suç olan taksirli suçtan tutuklanması kanunen mümkün olmayan İsmailoğlu’nun tutuklanması Ankara’yı karıştırdı. 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 88. Maddesi’nde “Ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçüstü hâlleri dışında suç işlediği ileri sürülen hakim ve savcılar yakalanamaz, üzerleri ve konutları aranamaz, sorguya çekilemez” düzenlemesi yer alıyor. Aynı kanun gereği, hakim ve savcıların hakkında soruşturma ve kovuşturma yapma yetkisi ilgilinin görev yaptığı yerin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu yerdeki il Cumhuriyet başsavcılığı ve aynı yer ağır ceza mahkemesine ait.
