Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, TBMM Genel Kurulu’nda devam eden 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi görüşmeleri sırasında söz alarak gündemdeki soruşturmalara ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Şık, mevcut tabloyu 1987 MİT Raporu, Susurluk ve Ergenekon süreçlerine benzeterek, yaşananların "yeni bir devlet içi yeniden dizayn süreci" olduğunu savundu.

Şık, Habertürk eski Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy’un gözaltına alındığı soruşturmanın arka planına değinerek, dosya kapsamındaki iddiaların iktidara yakın medya üzerinden servis edilmesini "Saray içi taht kavgası" olarak yorumladı. Şık, bu süreçte özellikle Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve yakın çalışma ekibinin, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un geçmişteki bürokratik bağlantılarının ve AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in Ersoy ile olan yakınlığı üzerinden muhafazakar camiadaki konumunun hedef alındığını öne sürdü.

Bakan Tunç'tan sınava girecek hakim ve savcı adaylarına mesaj
Bakan Tunç'tan sınava girecek hakim ve savcı adaylarına mesaj
İçeriği Görüntüle

Soylu ve İletişim Başkanlığı göndermesi

Konuşmasında Şamil Tayyar’ın iddialarına da değinen Şık, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Ersoy’a sağlanan "çakarlı araç" imtiyazı konusundaki sessizliğini eleştirdi. Ayrıca İletişim Başkanlığı kadrolarının ve MHP bağlantılı olduğu iddia edilen bazı isimlerin de çeşitli soruşturmalar (yenidoğan çetesi, sahte diploma vb.) üzerinden baskı altına alınmaya çalışıldığını savundu.

"Siyasi Susurluk" ve tasfiye beklentisi

Ahmet Şık, yargı ve bürokrasideki bazı isimlerin medya yöneticileri ve avukatlar aracılığıyla kararları etkilediği yönündeki iddiaların, önümüzdeki dönemde yeni bir tasfiye dalgasının habercisi olduğunu ifade etti. Türkiye’nin 2016’daki "Varlık Barışı" düzenlemesiyle kayıt dışı paranın merkezi haline geldiğini savunan Şık, son iki yıldır açılan dosyaların bu paraya el koyma amacı taşıdığını ileri sürdü.

"Dosyalar birer maymuncuk"

Farklı soruşturmaların ilerleyen aşamalarda tek bir potada birleştirilebileceğini belirten Şık, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

"Bu dosyaların her biri, istenildiği anda istenilen kapıyı açacak birer maymuncuktur. Bu sürecin sonunda, seçim öncesinde kullanılacak devasa bir davanın inşa edilmesi şaşırtıcı olmayacaktır. Yaşanan bu yağma ve talan düzeni, doğrudan halkın yoksulluğu ile ilgilidir."

Kaynak: Haber Merkezi