Avrupa Birliği (AB) göçmenlerin üçüncü ülkelere gönderilmesini, bu yolla daha fazla kişinin daha hızlı sınır dışı edilmesini planlıyor. Avrupa Komisyonu'nda ele alınan sistem, göçmenlerin "herhangi bir bağları bulunmayan" üçüncü ülkelere sınır dışı edilmelerine izin verecek.

DW Türkçe’nin haberine göre; Avrupa Komisyonu'nun planı kitle örgütleri ve siyasi partilerin tepkisini çekti. Göçmen haklarını savunan PICUM’dan Silvia Carta, planın "aileleri böleceği, insanların bir yargılama olmaksızın hiç tanımadıkları yerlere sınır dışı edileceği" uyarısında bulundu.

"AB sorumluluklarını başka ülkelere devretmeye para harcayacağına kendi iltica sistemine yatırım yapmalı" diyen Uluslararası Af Örgütü temsilcisi Olivia Sundberg Diez ise göçmenlerin zorla gönderilecekleri üçüncü ülkelerde "keyfi gözaltılar gibi ciddi risklerle" karşı karşıya kalabileceğine dikkat çekti.

Avrupa Parlamentosu'nun Sol Grup Milletvekili Estrella Galan da öneriyi "iltica hakkına vurulan ölümcül bir darbe" olarak nitelendirdi. Galan düzenleme ile mültecilerin, "daha önce hiç bulunmadıkları ve hiçbir koruma garantisi olmayan ülkelere zorla sınır dışı edilebileceğini" belirtti.

“Güvenle transit geçmesi yeterli”

Yeni uygulamada kişinin AB yolunda bir ülkeyi "güvenle transit geçmesi" yeterli bağ kabul edilecek. Ayrıca göçmenler, transit geçiş için bile bulunmadıkları üçüncü ülkelere, söz konusu ülke ve AB arasında bir anlaşma varsa da gönderilebilecek.

Afganistan'da kömür madeninde patlama: 7 ölü Afganistan'da kömür madeninde patlama: 7 ölü

Plana göre kişilerin yapacağı itirazlar zorla nakillerini engellemeyecek. Ebeveynsiz seyahat eden çocuklar ise kapsam dışı tutuldu. Düzenlemenin hayata geçmesi için 27 AB üyesi ülkenin ve Avrupa Parlamentosu'nun onayı gerekiyor.

Daha önce İngiltere ve İtalya, göçmenleri Afrika ile Balkanlardaki üçüncü ülkelerde kurulan göçmen merkezlerine nakletmeyi denemişti.

Türkiye listede

Avrupa Komisyonu geçtiğimiz ay; Bangladeş, Kolombiya, Mısır, Hindistan, Kosova, Fas ve Tunus'u "güvenli ülke" olarak sınıflandırmıştı. Yapılan değişiklikle, bu ülkelerden gelen kişilere sığınma hakkı verilme ihtimali oldukça düşük görülüyor. Türkiye gibi AB üyeliğine aday ülkeler de "güvenli" kabul ediliyor. Bu ülkelerden yapılan sığınma başvurularında inceleme süresi altı aydan üç aya düşürülüyor. Türkiye bir dönem Avrupa'ya geçişlerde en yoğun rotaydı.

Geçen yıl AB'ye yaklaşık bir milyon kişi sığınma başvurusu yaptı; bunlardan 440 bini koruma hakkı elde etti. Hakkında sınır dışı kararı verilenlerin ise gerçekte yüzde 20'den azının geldikleri ülkelere geri gönderilebildiği değerlendiriliyor.

Geçtiğimiz yıl 15 ülke teklif etmişti

Mayıs 2024’te İtalya Başbakanı Giorgio Meloni’nin yanı sıra, Danimarka ve Çek Cumhuriyeti’nin önderliğinde biraraya gelen 15 AB üyesi ülke Avrupa Komisyonu’na bir mektup göndererek, birlik sınırlarına gelen göçmenlerin AB üyesi olmayan üçüncü ülkelere gönderilmesini önermişti.

AB’nin onayladığı Avrupa'da göç kontrolünü sıkılaştıran Göç ve Sığınma Anlaşması’nın daha da ötesine geçmek isteyen 15 ülke, “düzensiz göçün önlenmesi için yeni araçlar ve çözümler belirlemesini, geliştirmesini ve önerilmesini” istemiş ve “Avrupa sığınma hukukunda 'güvenli üçüncü ülke' kavramının uygulamasının yeniden değerlendirilmesini” talep etmişti.

Mektubu Bulgaristan, Yunanistan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya, Estonya, İtalya, Kıbrıs, Letonya, Litvanya, Malta, Hollanda, Avusturya, Polonya ve Romanya imzalamıştı. AB’nin üç büyük ülkesi Fransa, Almanya, İspanya’nın da aralarında bulunduğu 12 ülke mektuba imza atmadı. Avrupa'da göçle mücadele konusunda güçlü pozisyonlara sahip Macaristan ve Slovakya içişleri bakanları bu mektubu imzalamadı.

Kaynak: Haber Merkezi