Yüksek prim maliyetleri, geç yapılan hasar ödemeleri ve ekspertiz hataları nedeniyle çiftçinin sigortadan uzaklaştığı vurgulandı. Toplantının açılış konuşmasını yapan İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap, tarım sigortasının yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda toplumsal bir güvenlik alanı olduğunu vurguladı. Kasap, “Kuraklık, dolu, don, sel ve fırtına gibi doğal afetler yalnızca ürünleri değil, çiftçinin umudunu da yok edebilir. Tarım sigortacılığı, alın terinin teminat altına alınmasıdır. Artan iklim riskleri ve küresel ekonomik dalgalanmalar bu sistemin önemini daha da artırıyor,” dedi.
Tarım bir işletme gibi yönetilmeli, çiftçi poliçeyi iyi okumalı
TARSİM Genel Müdürü Bekir Engürülü, tarımda sürdürülebilirliğin ancak profesyonel bir sigorta sistemiyle mümkün olabileceğini belirtti. “Tarım artık geleneksel değil, işletme mantığıyla yapılmalı. Çiftçimiz aldığı poliçeyi dikkatle okuyup anlamalı. Mevzuatımızı, yaşanan yeni doğa olaylarına göre sürekli güncelliyoruz,” diyen Engürülü, TARSİM’in modern sigorta modeliyle çiftçiyi artan risklere karşı korumayı amaçladığını söyledi.
Tarım, üstü açık bir fabrika gibi her an risk altında
Bereket Sigorta Genel Müdürü Faruk Gökçen ise tarımı “üstü açık fabrika” olarak tanımlayarak, bu sektörün doğaya bağlı risklerle iç içe olduğunu söyledi. “Üretici gelirini garanti altına almak istiyor ama doğa koşulları bu güvenceyi zorlaştırıyor. Tarım sigortası yalnızca bir zarar tazmin aracı değil; aynı zamanda üreticinin geleceğe umutla bakmasını sağlayan stratejik bir sistemdir,” dedi.
Yüksek primler küçük üreticiyi sistemin dışına itiyor
Salihli Ticaret Borsası Başkanı Yetiş Aksoy, özellikle küçük üreticilerin sigorta sisteminden uzaklaştığını belirtti. “Girdi maliyetleri yüksek, üzerine bir de sigorta primi eklendiğinde üretici bu yükü taşıyamıyor. Önceden üreticilerin %70-80’i sigorta yaptırırken, bu oran şu anda %50’lere geriledi. Küçük üretici ya sigorta yaptıramıyor ya da bu sisteme güvenmiyor,” ifadelerini kullandı.
Ekspertiz süreci adil ve ürün bazlı olmalı
Sarıgöl Üzüm Üreticileri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Yusuf Tüfekçi ise, geciken hasar ödemeleri ve adaletsiz ekspertiz raporlarının çiftçiyi sigortadan soğuttuğunu ifade etti. “Üretici aylarca ödeme bekliyor, bazı tazminatlar ise çelişkili oranlarla belirleniyor. Yan yana iki parselden biri %35, diğeri %75 hasarlı gösteriliyor. Eksperler ürün bazında eğitilmeli ve daha objektif değerlendirme yapmalı,” dedi.
Sektör temsilcilerinden reform çağrısı
Toplantıda konuşan tüm paydaşlar, tarım sigortacılığının daha etkin, adil ve erişilebilir hale gelmesi gerektiği konusunda hemfikir oldu. Sürdürülebilir tarım için sigorta sistemine duyulan güvenin yeniden tesis edilmesi gerektiği vurgulandı.
