Kamuoyunda “istek şarkı cinayeti” olarak bilinen dava kapsamında Ankara’da müzisyen sanatçı Onur Şener’in faillerinden İlker K., kasten öldürme suçundan ceza aldı. Beraberindeki Ali G. ve Semih S. ise öldürme kastı olmaksızın neticesi nedeniyle yaralama suçundan ceza aldı. Şener’in ailesinin avukatları kararı temyiz etti.
Cumhuriyet'ten Aytunç Ürkmez'in haberine göre Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi, dosya hakkında 27 Mart’ta oy çokluğuyla karar verdi. Aile avukatlarının diğer sanıklar yönünden temyiz itirazlarını kısmen yerinde bulan Yargıtay, sanıklar Ali G. ve Semih S.’nin, asli fail İlker K’nin eylemini kolaylaştırmak yoluyla yardım eden sıfatında olduğunu belirtti. Yargıtay, bu iki sanık hakkında da öldürme eyleminden hüküm kurulması gerektiğini ifade etti.
Ne olmuştu?
Ankara Çankaya’daki bir eğlence mekanında Onur Şener, kendisinden istek şarkıda bulunan İlker K.’ye şarkıyı bilmediği için söyleyemeyeceğini belirtti. Bunun üzerine eğlence mekanının önünde Onur Şener ile İlker K. ve beraberindekiler arasında kavga çıktı. Kırık cam ve bira bardağıyla boynundan yaralanan Şener, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayla ilgili başta İlker Y. ile Ali G., Semih S., Jale E., ve Gözde G. olmak üzere toplam 5 şüpheli gözaltına alındı. Şüphelilerden İlker K., Ali G. ve Semih S., tutuklandı. Jale E. ve Gözde G. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Faillerden İlker K. ve Ali. G.’nin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda “iş müfettişi” kadrosunda çalışan kamu görevlileri olduğunun ortaya çıkmasının ardından; Bakanlık Ekim 2022’de ikiliyi görevden uzaklaştırmıştı. Sanık Semih S.’nin ise kamu savunma şirketi TAI’de (Turkish Aerospace Industries -Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ -TUSAŞ) mühendis olduğu açıklanmıştı.
Dava kapsamında sanıklardan İlker Karakaş hakkında “kasten öldürme” suçundan verilen 25 yıl hapis cezası hukuka uygun bulunarak onanmış ancak diğer iki sanık hakkında verilen hükümler, yüksek mahkeme tarafından yeterli bulunmamıştı. Ali G.'ye 12 yıl, Semih S.’ye ise 10 yıl hapis cezası verilmesine ilişkin kararlar, "eksik değerlendirme" gerekçesiyle bozulmuştu.
