CHP PM Üyesi Engin Özkoç ve Mersin Büyükşehir Başkanı Vahap Seçer, Silivri’de tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret etti.
Ziyaret sonrası açıklamalarda bulunan Vahap Seçer, Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu’nun bilgisi dahilinde Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştüklerini ve Kılıçdaroğlu’nun kayyum mesajını İmamoğlu'na ilettiklerini söyledi.
“Kılıçdaroğlu’nun butlana karşı kararı İmamoğlu’na iletildi”
‘Engin Bey ve Mansur Bey, geçtiğimiz günlerde Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştünüz. Bu görüşmede mutlak butlan davasına karşı bir açıklama önerdiğiniz iddia ediliyor. CHP'nin bu davaya yönelik bir planı var mı? Ayrıca, Kılıçdaroğlu'nun size yaklaşımı nasıldı ve Özgür Özel bu durumu nasıl değerlendirdi?’ sorusuna yanıt veren Seçer şunları söyledi;
“Şimdi aslında çok tarihi bir süreçten geçiyoruz. Hem ülke olarak hem partimiz olarak. Çünkü ülkemizin içinde bulunduğu durum, yaşadığı sorunlar, açmazlar işte temel başta adalet sorunu bütün bu sorunları aşacak. Tabii diğer birçok sorun var. Başta adalet diyoruz ama bunun yanında ekonomi, gelir dağılımında adaletsizlikle diğer her alanda yaşanan sorunlar. Baktığınız zaman Türkiye'nin kurucu partisi ve ana Muhalefet Partisi Cumhuriyet Halk Partisi her zaman demokrasinin mihenk taşı olmuştur. Her zaman umut olmuştur. İktidar da olsa, muhalefet de olsa Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkenin demokrasinin temel taşıdır. Şu anda da öyle. Bugün hangi siyasi partiye gönül vermiş olursa olsun eğer vatandaşım gelecek için umut büyütüyorsa emin olun bunu Cumhuriyet Halk Partisi üzerinden büyütüyor. Bizler en son seçimde birçok insanın beklemediği oy oranlarıyla birçok şehirde beklenmeyen başarılarla yerel seçimleri başarıyla atlatmış, çıkmış bir partiyiz. Doğal olarak bu başarının temel sebebi sadece bizlerin Cumhuriyet Halk Partisi tabanından oy almamız değil. Her kitleden oy aldık. Çünkü bizim üzerimizden yarınları umut ettiler. Yarınlara umut beslediler.
Bizden öte kurumlar çok daha önemli. Bu bütün siyasi partiler ama Cumhuriyet Halk Partisi bir farklı konumda. Partinin hangi makamında olursa olsun, hangi görevi yürütüyor olursa olsun kişilerden, şahıslardan önemli Cumhuriyet Halk Partisi.
Doğal olarak biz de bu bilinçle, bu anlayışla dün Sayın Genel Başkanımızı ziyaret ettik. Önceki Genel Başkanımızı. Önümüzdeki günlerde mutlak butlan ya da farklı bir karar da çıkabilir. Bu bir düşünce, bir öngörü olabilir, olmaz.
Bu ayrı bir konu ama bir bütün halinde üzerimize bir saldırı var iktidar tarafından. Bakın bugün Silivri Cezaevinde arkadaşlarımızı ziyaret ettik.
Farklı sebeplerle bugün cezaevinde tutsak tutulan arkadaşlarımız var. Bu bir planlı siyasi saldırının ürünü. Bunların burada olması, bu arkadaşlarımızın. Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurultayıyla ilgili yürütülen polemikler, davalar, her gün televizyon kanallarında bunların anlatılması, yorumlanması bu saldırıların bir parçası.
Bir taraftan belediye başkanlarımızı, siyasilerimizi yoralım, onları tutsak edelim, diğerlerine de korku salarım. Diğer taraftan bunların yanında duracak en güçlü kurum, onların partileri Cumhuriyet Halk Partisi'ni zayıflatalım, bölelim, parçalayalım. Anlayış bu. Doğal olarak dün biz Sayın Genel Başkanımızı ziyaret ettik. Doğrudur.
Hem Sayın Özgür Özel'in Genel Başkanımızın hem de Sayın Ekrem İmamoğlu'nun bu konuda daha önce kendisiyle yapılan görüşmeler, basına yansıyan görüşmeler oldu.
İki Sayın Genel Başkanımızın bir araya gelip bu konuları konuşması, kamuoyuna mutlak butlana karşı olduklarına dair bir açıklama yapması, böyle bir durumda Kemal Bey'in Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu teklifi ya da mahkemenin bu kararını reddetmesi gerektiğini partimizin kayyumlara ya da mutlak butlanla bir karışıklığa gitmemesi için bunların tedbirlerini alması gerektiği yönünde görüşmeler oldu.
Tam da biz de bu anlayışla dün Sayın Genel Başkanımızı ziyaret ettik. Doğrudur. Bugün de basına yansıyan kulis bilgisi büyük oranda doğrudur.
Sayın Genel Başkan böyle bir açıklamayı mutlak butlana karşı olduğunu ya da mutlak butlan kararı alınırsa bunu kabul etmemenin aslında partiyi bir kayyuma teslim etmek anlamına geleceğini, bu riski partim adına alamam dedi.
Böyle bir cevap verdi. Ama bizim görüşümüz açıkçası daha farklıydı. Böyle bir açıklama yapmasını arzu ediyorduk. Partimizin bir ve bir arada kalması son derece önemli. Sadece bizler için de Türkiye demokrasisi açısından, ülkemizin geleceği açısından bugün bölgede, dünyada yaşanan gelişmeler, iç sorunlar, bütün bunlarla Türkiye'de baş edebilecek kurumların başında Cumhuriyet Halk Partisi'nin geldiği için gelecek için vatandaşlarımızın, yurttaşlarımızın umudu için bir arada kalma gerekliliğini bir kez daha kendisine duyurduk, izah ettik. ve bu konuşmayı ya da bu toplantıyı böylece sonuçlandırdık. Umut ediyoruz mutlak butlan kararı çıkmaz. Mutlak butlan kararı çıkmaz ama çıkarsa da tabii ki partimizin yine bir arada kalması için bize düşen görevi yerine getireceğiz. Biz bunu tarihi bir görev olarak kabul ediyoruz.
“Gelişmelere göre biz de tavrımızı ortaya koyacağız”
Kılıçdaroğlu ile ilgili bu son görüşmeyi aktardığınızda İmamoğlu'ndan bir mesaj var mı? Neler söyledi bu konuya ilişkin? Sorusuna ise Özkoç şu yanıtı verdi;
“Sayın İmamoğlu da zaten daha önce Sayın Kılıçdaroğlu'nun ziyaretinde bu konuları dile getirdiğini söylemişti. Bu da basına yansımıştı. Yine aynı şeyler konuşuldu. Yalnız Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu konudaki yanıtını da kendisine ilettik.
Tabii ki farklı bir cevap almak onun da hoşuna gidecekti. Bizlerin de hoşuna gidecekti. Belki de kamuoyu rahatlayacaktı ama bu şartlar altında artık bundan sonraki gelişmelere göre biz de tavrımızı ortaya koyacağız.”
